Muzik

15 Mart 2008 Cumartesi

köpek resimleri ve bilgileri

Köpekler oldukça duyarli kulaklarini sesin geldigi yöne dogru çevirerek bulunduklari ortamda duymak istedikleri sesleri analiz ederler. Bunu yapabilmek için tek kulaklari dahi yeterlidir. Belirli frekanslara kadar, insan ve köpekler iyi duyarlar, ancak köpekler insanlarin duyamayacagi yüksek frekanstaki sesleri de duyabilirler. Köpekler, dalga frekanslari 20.000-100.000 titresim/s olan sesleri duyabilme yetenegindedirler. Hâlbuki insanlarda bu rakam maksimum 20.000 titresim/s'dir.
Bu özelliklerinden dolayi köpekler, piyasada satilan, insanlarin duyamayacagi ultra dalga-düdük seslerine yanit verebilmektedir. Köpeklerdeki bu üstün duyma kabiliyeti Allah'ın eşsiz yaratmasının bir delilidir.




Köpek ve kediler, 1/8-1/10'luk ses tonlarini ayirt edebilirler. Duymada maksimum frekans esigi 60-65 kHz'dir. Ancak en gerçekçi olarak duyabildigi frekanslar 41-47 kHz'dir. Bu hayvanlar 10 oktavi rahatlikla duyabilirken, bazi insanlar ancak 8 oktavi duyabilmektedir.

6- Kulak Kepçesi
Köpekte kulak kepçesinin yönü, ses dalga merkezinin bulundugu yöne dogrultulur. Seslerin duyulmasi için kulak kepçesinin hareketli olmasinin gerekli olup olmadigi tartisilmaktadir. Kepçe, gelen sesin spektrumunu yansitmak üzere burusuk bir yapidadir. Bu sayede ses kaynaginin uzakligi ve yeri saptanir. Bu islemlerde, beyinde kompleks bir mekânizmayla, kulak kepçelerinin hangi açiyla, ses dalgasinin yayildigi kaynaga çevrilecegi hesaplanmaktadir.
Kulagin sekli her köpek irkinda, o irkin özelliklerine uyum saglayacak sekilde yaratilmistir. Bu sekil farkliliklarinin duyma yetenegi üzerinde ne gibi etkiler yaptigi yeterince acik degildir. Vücut büyüklügüne oranla farkli olan kulak zari büyüklügünün, duyma yetenegini etkiledigi düsünülse de bunun aksini ispatlayan arastirmalar yapilmistir. Bir arastirmada kanis irki köpeklerle Saint Bernard irki köpeklerin duyma yetenegi arasinda fark saptanmamistir. Ancak muhtemelen ses kaynaginin yerini saptamada kulak kepçesinin rolü oldugu düsünülürse, köpek irklari arasinda kulak kepçesinin sekil ve dikligindeki farkliliklarin önemli oldugu söylenebilir.



7- Terleme
Çogu memeli gibi köpekler de bazi fiziksel fonksiyonlar sayesinde vucut isilarini kontrol edebilme yetenegine sahiptirler. Termoregülasyon olarak adlandirilan bu yetenek sayesinde köpekler degisik iklim ve hava sartlarina uyum saglayabilirler.
Çogu memeli terleme yoluyla vucut isisini dengeler. Ancak köpek derisinde ter bezleri olmadigi için onlar sik nefes alarak isiyi dengelerler. Bu sekilde daha çok oksijen solur ve buharlasmayi haliyle serinlemeyi çabuklastirir.

Ayrica derileri vasitasi ile de isiyi kontrol edebilirler. Soguk havalarda kürklerini kabartarak sicak havayi hapsederler. Sicak havalarda ise kürk deriye yakin tutularak sicagin etkileri azaltilir.

8- Dokunma
Köpeklerde en duyarli bölgeler, agiz ve burun çevresidir. Patilerdeki duyarlilik diger etçillere göre daha zayiftir. Bu tür duyusal özellikler beynin serebral korteks adlı bölgesinin yapisiyla alâkali olup, bu bölgede ayaklar için ayrilan alan köpekte %20, kedide ise %30'dur.



Diger etçillerde oldugu gibi, duyu sinirleri daha çok burun uçlari, biyik ve biyik diplerinde bulunur. Biyiklar kati yüzeylere dokundugunda, bu maddeler hakkinda beyne bilgi iletilir; bu özellik, hayvanin karanlikta manevra yetenegini artirir. Ayrica biyiklar kompleks bir madde koklanirken de beyne bilgi saglar. Bunlar, hareketli nesnelerin titresimlerini de algilayabilirler. Ancak bu yetenek kedilerde daha fazladir.
Köpekler kafalarini iyice yere yakinlastirmis vaziyette ayak izlerini koklarken, çene altindaki interramal killardan ve çene alti koku bezlerinden yararlanirlar, bunlar ayni zamanda kafanin yere çarpmasini önler. Bu killara sahip olmayan kediler kafalarini yerden yukarida tutarlar. Kulagin önünde ve altinda bulunan killar, büyük deri bezlerine yakindir ve bu nedenle, koku yayma gibi ek bir görev alirlar.
Killar tarafindan alinan mesajlar, kil köklerinde bulunan mekanoreseptörler tarafindan beyne iletilir. Farkli yapisal niteliklere sahip olan bu reseptörler derinin üzerinde yayilmis olarak bulunur. Isi farkliliklari da mekanoreseptörler tarafindan algilanabilir. Ancak isi algilamada esas sorumluluk termoreseptörlerdedir. Soguk ve sicagi algilayan reseptörler -30° C ile +40° C arasindaki isiya duyarlidirlar. Köpegin dudaklarinda, kedilerde olmayan maksimum 35° C'de islev gören bir reseptör daha vardir, ancak görevi bilinmemektedir.
Açiktir ki dogada karsimiza çikan her canli ve bu canlilarin sahip oldugu özellikler üstün bir Yaratici'nin varligini açikça göstermektedir. Iste o Yaratici, sonsuz sefkat ve merhamet sahibi olan Allah'tir.

0 yorum: